“Yarın Savaşta Beni Düşün” - Bir Aldatma Hikayesi

Aldatma bağlılık sözü verilen bir ilişkide sözün tutulmayıp, ilişkiye ait olan sevgi, zaman, maddiyat, dertleşme, şefkat, tahammül, seks ve daha birçok olası içeriğin üçüncü kişi ile paylaşılmasıdır. En yıkıcı aldatma, bunların söz verilene kişiye az ya da hiç verilmediği yerde üçüncü kişiye verilmesidir. Sadece haksızlık hissi değildir burada ilişkiyi yaralayan, aslında başından beri var olan 'uzaklaşmanın' varlığıdır çiftin arasında. Aldatma malum olanı görünür kılar sadece.

Aldatmada hem yası tutulur başkasıyla paylaşılmış olan yaşanamamışlıkların hem de kaygısı duyulur geleceğin. Saklamak için söylenen onca yalana inanmak mümkün ise bir kere, bundan sonra güvende olmak nasıl mümkün olabilir?

Kitapta son söz olarak yazar Javier Marías, zaten her birimizin gerçekliğin bir kısmını sunduğumuzu karşı tarafa, hatta baştan beri belki kendimize karşı da bir aldatmacanın içinde olduğumuzu kendi özbiyografimizi dillendirirken bile, dolayısıyla bir aldatma ya da kandırılma içinde yaşamanın hayatı bu kadar zehir etmesine izin vermemiz gerektiğinden bahsediyor.

Gerçek böyle olmuyor pek tabii, yazarın kendi de kabul ediyor nitekim. Çünkü aldatmada yaşanan yalan ve güvensizlik sadece hikayenin bir parçası; bir daha yaşamak istememek adına bu acıyı zihnin tekrar tekrar olayları, söylemleri gözden geçirmesi, ipucu bulmaya çalışması. Ancak odak noktası gelecekte yeniden yaşama korkusu yerine, bugüne ait acı ve geride bıraktığı yas olmalı. Aldatmada iyileşmek ve birbirine yeniden güvenebilmek ancak çiftin aralarındaki uzaklaşmayı kabul ederek yası yaşayabilmeleri, yeniden yakınlaşmaları ve ilişkideki eksiklikleri yerine koyabilmeleri ile mümkün. Çift terapisi ise bu noktada bir nevi deniz feneri gibi çiftin yolunu bulmasını sağlıyor. Yol bazen daha kuvvetli daha doygun bir birlikteliğe bazense çoktan birbirinden ayrılmış yollarda yürüdüklerini farkedip boşanmaya çıkabilir.

Her zaman dediğim gibi, çift terapisi bireylerin mutlu olduğu bir gelecek vadediyor; birlikte ya da ayrı.

“Hiç kimse bir gün kollarında, yüzünü bir daha asla göremeyeceği fakat adını hiç unutmayacağı bir kadının cesedini tutacağını aklından geçirmez.”

“Yarın Savaşta Beni Düşün” bu cümleyle başlıyor…