top of page

Yaygın Anksiyete Bozukluğu Hakkında Her Şey

Yaygın Anksiyete Bozukluğu nedir?

Ara sıra kaygı hissetmek normaldir, ancak kaygı bozuklukları olan kişiler günlük durumlar hakkında yoğun, aşırı ve sürekli endişe ve korku yaşarlar. Bu bozukluklar, ani ve yoğun kaygı atakları (panik ataklar) içerebilir ve bu duygular günlük yaşamı etkiler, kontrol edilmesi zordur ve gerçek tehlikeyle orantısızdır.

Kaygı bozuklukları örnekleri:

  • Genelleşmiş Anksiyete Bozukluğu: Sürekli ve aşırı endişe.

  • Sosyal Anksiyete Bozukluğu: Sosyal durumlarda yoğun kaygı.

  • Spesifik Fobiler: Belirli nesnelere/situasyonlara karşı yoğun korku.

  • Ayrılma Anksiyetesi: Ayrılıkla ilgili aşırı endişe.

  • Panik Bozukluğu: Tekrarlayan panik ataklar.

Belirtiler
Yaygın anksiyete bozukluğu, aşırı endişe ve kaygı hissi ile belirgin bir özelliktir. DSM-5' e göre, kişinin genel olarak altı ay veya daha uzun bir süre boyunca, günlük yaşamındaki çeşitli durumlarla ilgili aşırı endişelenmesi ve bu endişenin kontrol edilemez bir boyuta ulaşması bu bozukluğun tanı kriteridir.


- Sürekli endişe ve gerginlik
- Zihinsel ya da fiziksel belirtiler (örneğin, kas gerilimi, uykusuzluk)
- Kontrolsüz endişe kişinin günlük yaşamını etkiliyordur

- Odaklanma güçlüğü

- Uykusuzluk veya sürekli yorgunluk

- İrritabilite

- Fiziksel rahatsızlık (örneğin, mide problemleri)

Yaygın anksiyete bozukluğunun belirtileri geniş bir yelpazede görülebilir. Bu belirtiler, bireyin sosyal ilişkilerinden iş yaşamına kadar pek çok alanda yaşam kalitesini düşürebilir.

Birey, gelecekle ilgili sürekli belirsizliklerle başa çıkma konusunda aşırı endişeli hissedebilir. Örneğin, iş yerindeki bir proje ile ilgili başarılı olup olamayacağı konusunda sürekli endişe içinde olabilir.

- YAB, sıklıkla kas gerginliği, baş ağrısı, mide rahatsızlıkları gibi fiziksel belirtilerle ilişkilidir. Bu belirtiler, bireyin sürekli bir stres durumunda olduğunu gösterebilir. 

- Sınavlar, topluluk içinde konuşma gibi durumlarda aşırı endişe yaşama eğilimi gösterirler.

- Bu bireyler, performansları ile ilgili gerçek dışı korkular taşıyabilirler. 

- YAB'li bireyler, sürekli endişeleri nedeniyle sosyal etkileşimden kaçınabilirler, bu da sosyal izolasyona yol açabilir.

- İş yaşamında sürekli endişe, konsantrasyon eksikliği ve mükemmeliyetçilik nedeniyle iş performansında belirgin bir düşüş gözlemlenebilir.

YAB tanısını koymak için aşağıdaki kriterlerin karşılanması gerekir:

- En az altı ay süresince, çoğu gün sürekli endişe ve gerginlik hissi. Birey, endişelerini kontrol etmekte zorlanır ve bu endişeler günlük yaşantısını belirgin bir şekilde etkiler.

- Kas gerginliği, uyku problemleri, konsantrasyon zorlukları gibi belirgin fiziksel belirtiler bulunur.

- Bu belirtilerin başka bir tıbbi veya psikiyatrik bozukluktan kaynaklanmadığının doğrulanması.


Yaygın anksiyete bozukluğu tanısı, kişinin belirtileri ve DSM-5 kriterlerine göre bir uzman tarafından yapılır. Ayırıcı tanıda, başka bir psikiyatrik bozukluğun (örneğin, obsesif kompulsif bozukluk, panik bozukluk) veya genel bir tıbbi durumun belirtileri ile karıştırılmamasına özen gösterilir.

 

Tedavi

Ne Zaman Doktora Başvurmalı?

  • Kaygılar iş, ilişki veya günlük yaşamı etkiliyorsa,

  • Kontrol edilemeyen korku veya endişe hissediyorsanız,

  • Depresyon, alkol/madde kullanımı gibi başka sorunlarınız varsa,

  • Fiziksel bir sağlık sorunu kaygıya neden oluyorsa,

  • İntihar düşünceleriniz varsa acil yardım alın.

 

Erken yardım almak, kaygının tedavisini kolaylaştırır.

Yaygın anksiyete bozukluğunun tedavisinde bilişsel davranışçı terapi (BDT) ve ilaç tedavisi sıklıkla kullanılır. BDT, bireyin düşünce kalıplarını anlamasına ve değiştirmesine odaklanırken, ilaç tedavisi genellikle antidepresanlar veya anksiyolitikler içerir.

Tedavi planı, bireysel özelliklere ve belirtilere göre kişiselleştirilir. Tedavi sürecinde düzenli takip ve değerlendirmeler, etkili sonuçlar elde etmede önemlidir.

 

 

Bu site hizmetlerimiz hakkında bilgi vermek  ve  toplumu bilgilendirmek amacıyla hazırlanmıştır; sağlık hizmeti vermemektedir. Hastalıklarla ilgili, teşhis ve tedavi amaçlı kullanılamaz. Tanı ve tedavilerin mutlaka bir hekim tarafından yapılması gerekmektedir. Site içeriğinin bir şekilde tanı ve tedavi amacıyla kullanımından doğacak sorumluluk ziyaretçiye aittir. 

Sitede yer alan yazıların her türlü yayın hakkı Ayça Can Uz' a aittir. Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre yazılı izin alınmadan söz konusu yazıların herhangi bir bölümü veya tamamı iktibas edilemez veya herhangi bir usul ile çoğaltılamaz.

 

GİZLİLİK POLİTİKAMIZ

bottom of page