Gün geçmiyor ki yeni bir dolandırıcılık haberi çıkmasın. Dolandırılan bir gün ünlü bir profesör, bir gün bir futbolcu, yarın anneniz hatta siz olabilirsiniz. "Asla asla demeyeceksin" kısmı dolandırıcılık kurbanı olmak için söylenebilir.
Sokakta kendini hasta olarak tanıtan ancak bir tiyatro düzeneği kurduğunu polisten öğrendiğimiz ya da haberlerde gördüğümüz kişiler olabiliyor... Metroda giderken hemen yanınızda bayılan kişinin, sürekli aynı durakta bayılma numarası yapan biri olduğunu nereden bilebilirsiniz ki?
İnsanlara güvenimizi kaybettiğimiz dünyamızda, kendimizi korumak için geri dururken, yardım etmediğimiz için kendi insanlığımızı kaybedeceğiz belki de. Ya da yeniden ve yeniden insanlara güvenmeyi seçerek, bir yandan da sakınımlı, "Yardım edeyim ama para isterse geri dururum" diyecek ve belki de yine vicdanımıza seslenen bir hikayade dünyanın en eski numarasına bir daha kanacağız. Aptallık mı? Hayır, bizler içgüdülerinden ziyade duyguları ile hareket eden varlıklarız. Ve bazıları duyguları kendi yararı için kullanmayı çok iyi biliyor.
'Buna da inanılmaz ki, nasıl kanmış canım' denilen bir çok hikaye günlük hayatta dolandırıcılık olarak karşımıza çıkabiliyor. Dolandırıcılık mağduru olup, yaşadıklarını sindirmekte zorlanarak başvuran her bir hastama şunu söylerim "İşinin ehli bir dolandırıcı ile çalışmışsınız. Dünyanın en eski mesleklerinden biri dolandırıcılık ve profesyonel bir iş kolu. Dolandırıcının da işinde iyisi ve kötüsü, o gün şanslısı ve şanssızı var. Bilin bakalım şanslı gününde olan ve işinin ehli sizin dolandırıcı hangi bilimi kullanıyor? Psikoloji"
Telefonda yetkili bir ses, mesajlarınıza gelen bir onay, mailinize gelen bir yardım kampanyası linki, instagramdaki bir fırsat veya şikayet edildiğiniz bir site... Yeter ki uygun bir anımıza denk gelsinler. Onlar da her olta attıklarını dolandıramayacaklarını biliyorlar, boş döndükleri elbet çok olacak, ama uygun gün, saat ve aradıkları ruhi haliye olmadığı için. Evet, doğru şartlarda hepimiz dolandırılabiliriz.
Nasıl dolandırılıyoruz? Dolandırmanın Psikolojisi
Dolandırıcılar belli duyguları ve temel ihtiyaçları şüphe duymayacak şekilde insanları ikna etmek üzere kullanır.
Güven
Güvende olmak en temel ihtiyaçlarımızdan biridir. Telefonda alışık olduğumuz bir müşteri hizmetleri açılış cümlesi, bize ait edinilmiş bilgiler, webde girdiğimiz sitenin veya kullandığımız bir uygulamanın benzer renkleri ve görünümü, google aramalarda en üstte çıkması, üst düzey otorite figürü veya tanınmış birinin ismi ya da ortak bir arkadaş referansı, karşı taraf ile güvende veya huzurlu hissetmemizi sağlayabilir. Arkadaş ya da aile bireylerinin sosyal medya hesaplarını ele geçirerek onlarmış gibi davranabilirler.
Güven arayışı günlük kararlarımızda da kendini gösterir. Karşımıza çıkan çoğu kararda kazanma ihtimali bir miktar kaybetme riskini de taşır. Çalışmalara göre insanlar bilişsel olarak karar verirken kazanmaktan çok kaybetmemeye eğilimlidir; bu durum finansta kayıptan kaçınma yanlılığı olarak adlandırılır.
Dolandırıcılık hikayelerinin çoğunda sanılanın aksine büyük riskli işlemler yerine ufak ama garanti kazançların vaat edildiği senaryolar vardır. Kayıptan kaçınma ve güvenli alanda kalma eğiliminden dolayı kişiler kolay ve ufak görevler ile (yorum yapma ya da beğenide bulunma gibi) ufak ama garanti paraların kazanılmasını cazip bulurlar. Gerçekten yatan görev ücretleri karşı tarafa güvenin kurulmasını sağlar, sonunda bir miktar yatırılması karşılığında bir ödeme önerilir ki bu yine ufak bir meblağ olduğu için kurban tarafından kaybın zaten düşük olacağı öngörüsüyle kabul edilir. Sonunda yatırılması gereken meblağ büyür ancak güven çoktan kazanılmıştır.
Pişmanlık
Davranışsal ekonomiye göre, rasyonel olmayan duygusal temellere dayanan düşünce ve davranışlar gündelik hayatta alınan birçok kararı doğrudan etkiler. Daha ucuzun, daha çok kazandıranın, daha çabuk veya kolay olanın cazibesi ortada ancak bu teklifler çok kısıtlı bir sürede yapıldığında ve fırsat değerlendirilmediği taktirde bu fırsatın ve dolayısıyla gelecekte hayal edilen kazancın kaybedileceği düşüncesi kişide kayıp korkusunu tetikler. Hayal edilenin kaybı ve gelecekte pişman olabilme kaygısı ile hızlı kararlar verilebilir, riskler yeterince değenlendirilemeyebilir. Benzeri, son kalan, kısıtle veya kişiye özel olan imkanlar için de geçerlidir. "Bu fon için kısıtlı kişiye sunduğumuz fırsat" , ""İndirim için son saatler" tanımlamaları özel olduğunuzun mutluluğunu verirken, çabuk olunmazsa özel olma halinin başkasına kaptırılma ihtimalini ve rekabeti de getirir. Böylelikle dolandırıcılar insanları kolay para kazanabileceklerine inandırırabilirler. Oysa kolay para kazanan kurbanın parasını alan dolandırıcılardır.
Kaygı ve Korku
Dolandırıcılar kendilerini savcı, hakim, polis olarak tanıtıp, dolandırmaya çalıştıkları kişinin hesabının terör veya dolandırıcılık örgütü tarafından kullanıldığını öne sürerek korkutmaya çalışabilirler. Hele de kolay bir takım görevler ile daha önceden ödeme de yapıldı ise (ki genellikle bu ödemeleri de başka kurbanlar yapar) hesaba bilinmeyen kanallarden giren para nedeniyle senaryo daha da inandırıcı hale gelebilir. Korku, öfke gibi en kuvvetli duygulardan biridir ve beynimizin karar ve değerlendirmede aktif rol oynayan ön lobunun geçici olarak devre dışı kalmasına, kaç-savaş-don moduna girmemize neden olabilir. Dolandırıcılar bu modtan çıkmasınlar diye genellikle kurbanlarının telefonu kapatmalarına izin vermezler ve duygu yüksekken bir takım emirlerde bulunurlar.
Arkadaş ya da aile bireylerinin ele geçirdikleri sosyal medya hesapları üzerinden taklit ederek veya kimlik bilgileri gibi özel verileri kullanarak yanlarında olduğuna ve zor durumda olduklarına ikna etmeye çalışarak karşı tarafı kaygılandırabilirler.
Kayıptan Korunma
Araştırmalar, insanların kayıplarına kazançlarından daha fazla tepki verdiğini gösterir. Bireylerin kayıp ve kazanç kavramlarına yönelik bakış açısı ise kayıptan kaçınma olarak adlandırıılır. Bu kavrama göre, miktarlar eşit bile olsa kayıp karşısında verilen tepki, kazanç karşısında verilen tepkiden daha fazladır.
Dolayısıyla kazançlı olduğunu düşündüğümüz eylemlerde dahi olan ufak kayıplar, örneğin kredi kartından aldığımız puan paralara rağmen ödenen yıllık aidat veya uygun bir kredide ödenen kredi tahsis ücreti gibi tutarlar bizi rahatsız eder. Sadece bu yüzden "yıllık aidatı olmayan olmayan bir kart" getirisine çok da bakılmadan tercih nedeni olabilir. Benzer şekilde bu kayıpların geri kazanılması ihtimali de bir o kadar çekici olabilir. Dolandırıcılar banka çalışanı gibi arayarak ücret, komisyon iadesi, faiz iptali, borç erteleme, aidat iptali vb. vaatlerle hali hazırda rutin olarak ödenen ama birçoğumuzun fazlalık ya da gereksiz gördüğü tutarların geri kazanılması ihtimalini sunabilirler. Dolandırıcılar bu gibi vaatler ile kart bilgilerini (CVV, son kullanma tarihi, şifreniz) isteyebilir ve/veya telefona tuşlanması için kişileri yönlendirebilir.
AÅŸk
Aşk tüm duyguların içinde tek patolojik olanı olabilir. Tüm ilk aşklar karşı tarafa dair kafamızda oluşturduğumuz hayal ile başlar. Karşı taraf kanlı canlı gerçek biri bile olsa, ilk aşkın içinde gerçeğe dair pek az şey vardır; bunun bir kısmı takılan sevimli maskelerden bir kısmı hayallere bağlı karşı tarafa atfedilenlerden kaynaklanır. Hele bir de karşı taraf bir dolandırıcı ise, dolandırıldığınızı anladığınız o son ana kadar takılan maske hiç inmez hatta sizin kafanızdaki hayallerle o maske motif motif işlenir. Hatta bazen koca bir ekip istediğiniz o kişi olmak için el birliği ile çalışır. Beyaz atlı prensten veya uyuyan bir güzelden daha çekicisi olabilir mi?
Bu tip bir dolandırıcılık aylarca ortaya çıkmayabilir. Dolandırıcı kurbanın güvenini yavaş yavaş kazanarak romantik bir ilişki başlatırken bir yandan da onların zayıf noktalarını öğrenir. Örneğin mali durumlarının ayrıntıları, iş stresleri ve istedikleri hayatla ilgili hayalleri. Aşk dolandırıcıları genellikle hedeflerini sanal olarak sevgiye doyururken, yüz yüze temasta ya nadiren bulunurlar ya da hiç görüşmezler. Uzak bir şehirde veya ülkede yaşamak, sık seyahat edilen bir işte çalışmak (uçuş veya satış görevlisi), çok gizli bir işi olmak (istihbarat görevlisi veya sivil polis) gibi aşklarını arzuladıkları gibi yaşamalarına engel olan bir nedenleri vardır. Kurban dolandırıcı ile duygusal bağ kurup güvendiğinde, dolandırıcı bir yatırım yapma fikri ile gelir veya maddi bir yardım talebinde bulunur. Genellikle bu talep karşılığında gelecekte yüz yüze görüşmelerini kolaylaştıracak iki kişilik bir plan vardır.
Araştırmalar, insanların zararda olsalar dahi, halihazırda yatırım yaptıkları faaliyetlere para, zaman ve çaba yatırmaya devam etme olduklarını ve bu çabanın kendi çıkarlarına uygun olmadığına dair işaretleri görmezden gelme eğiliminde olduklarını göstermiştir. Bu finansta "batık maliyet yanılgısı" olarak da bilinir. Benzeri ilişkilerde de olur. Çok fazla fedakarlık ve birlikte geçirilen zaman içeren ilişkilerde, ilişki kötü gitse de, zarar görülse de, değişmeyeceği görülse de, o ilişkinin bitmesi yenilgi ve birçok yönden (zaman, fedakarlık, maddi) kayıp olarak görüleceği için, inatla ilişki kurtarılmaya çalışılabilir. Batık maliyet yanılgısı da kayıptan korunmayı içerir. Aynı şekilde bir kurban dolandırıcıya önemli bir miktarda para aktardığında, artık o ilişkiden geri çekilme olasılığı daha düşüktür. Mağdurun parası bitene ya da istenen miktarı karşılayamayana kadar sürebilir. Genellikle bu deneyimi arkadaşları ve aileleriyle tartışamayacak ya da polise bildiremeyecek kadar utanırlar.
Åžefkat/Vicdan
Dolandırıcılar diğer duygularınız gibi vicdanınızı da istismar edebilir. Geçmişte yardım dolandırıcılığı, sokaklarda yalan bir hastalıkla veya kucağında bebesiyle dilenenler ile olurdu. Aşkam mesaisi sonunda ayağa kalkıp yürüyen bir engelliye veya çocuklarına mama parası soran bir kadının son model bir mercedes vito ile alındığına mutlaka denk gelmişsinizdir. Bu yardım dolandırıcılığı da zamana uydu. Okumak için gerekli yardımı talep eden öğrenci mailleri peydahlandı. Bireysel yardımlarda yanan canımızı kurumlar aracılığı ile rahatlatalım dedik; gerçek bir felakete müdahale eden, kadınların sığındığı ya da hasta çocuklara tedavi şansı yaratan yardım kuruluşlarını taklit eden sanal dolandırılık yeni tip dilencilik oldu.
Dolandırıcılığın ve duyguların tesadüfi karşılaşması olur.
Hayatınızın içinde tesadüfi olarak yukarıda saydığımız tüm o duyguların ya da karşıtlarının birinin içindeyken, bir dolandırıcı karşınıza çıkabilir ve doğru duyguyu tetikleyerek ya yara bandı ya da duyguyu devam ettirici olarak görev alabilir. Nedir bu tesadüfi duygu? Örneğin yakında yaşadığımız depremde eliniz kolunuzu bağlı hissetmeniz ve suçluluk, bankada eft yaparken fark ettiğiniz artan eft ücretlerine kızgınlığınız ya da arkadaşınızın size önerdiği ama almadığınız dijital para biriminin artışı ve pişmanlık. Tüm duygular, mağdurların algısını ve bilişini etkileyen durumsal faktörlerdir. Beynimiz, dolandırıcılık öncesi girdi bilgilerine dayanarak dünya hakkında olasılıksal çıkarımlar yapar ve dolandırcılık yani hedeflenen durum için çıkarımlarını modeller ve uygular.
Dolandırılan kişilerde çeşitli psikolojik etkiler gözlemlenir.
Dolandırılan kişiler kaybettikleri maddiyata üzülürken, bir yandan da kaybettiklerini düşündükleri itibara üzülürler. Kendilerini saf, aptal gibi etiketlerle cezalandırabilir, suçlanacak esas subjeyi es geçip tüm öfkeyi kendilerine yöneltebilirler. Dolandırıcılığa maruz kalanlar suçluluk, pişmanlık ve kendilerine yönelmiş öfkeleyle ve hatta uykusuzluk, iştahsızlık, mide-barsak problemleri ve diğer beden belirtileri gibi şikayetler ile psikiyatrsite başvurabilirler. Kaybın maddi olarak çok büyük olmadığı durumlarda, savcılığa başvurmayıp en yakınlarından saklamayı tercih edenleri gördüm. Ya da savcılığa haber verse de, ailesi dışında kimseye utancından anlatamayanları.
Dolandırıldıktan sonra kişiler, güvenlerini kaybedebilirler. Bu, ilişkilerde veya finansal kararlarında güvensizlik yaratabilir.
Dolandırılan kişiler, kandırıldıkları için kendilerini suçlayabilirler. Özsaygıları zedenebilir.
Dolandırılma deneyimi, depresyon , anksiyete ve TSSB gibi psikolojik rahatsızlıklara yol açabilir.
Bazı kişiler, ağır dolandırılma deneyimleri sonrasında travma sonrası stres bozukluğu yaşayabilirler.
Kandırılma, psikolojik manipülasyonun bir örneğidir.
Dolandırılmak ve kandırılma deneyimlerini engellemek veya başa çıkmak için;
Kendinizi dolandırıcılık ve manipülasyon konusunda eğitin. Bilgi, en iyi savunma mekanizmasıdır. Özellikle finansal işlemlerde sadece güvendiğiniz kaynakları kullanarak kendinizi koruyun. Duygusal olarak yoğun hissettiğiniz zamanlar karar almakta acele etmeyin. Dolandırıldıktan sonra, psikolojik destek arayışında bulunun. Travmatik deneyimin üstesinden gelmenize yardımcı olabilir.